Tüyap Kitap Fuarının Tepebaşı'nda yapıldığı yıllardı. İstiklal'e gittiğimizde bir de fuara uğrardık. Fuara özel gidip sonra İstiklal'de sevdiğimiz bir kafede otururduk. Kaç kere giderdim fuara, her gidişte de kitap alırdım. Fuar Taksim'e, Taksim fuara yakışıyordu bence. Can yayınları o yıllarda Güney Amerika yazarlarının kitaplarını peş peşe yayınlamıştı. Luis Supulveda en sevdiğimdi, gördüm mü hemen yeni kitabını alırdım onun dışında Marquez, Cortazar, Vasconselos, Fuentes vs... bir çok Güney Amerikalı yazarla tanışmıştım Can yayınları ve Tüyap Fuarı sayesinde. Kitap kulübünde Marquez'in Benim Hüzünlü Orospularım'ı okuma kararımız beni o günlere götürdü. Büyülü gerçekçilik'e hayran olduğumdan Marquez de çok okuduğum bir yazardı. Yüzyıllık Yanlızlık, Kırmızı Pazartesi, Kolera Günlerinde Aşk gibi kült kitaplarını da çok severim ama benim favori kitabım Aşk ve Öteki Cinlerdir. Saçları ölümden sonra da uzayan o kızılsaçlı iskelet hafızamda bir y
Yazmak her zaman tutkum olmuştur.2008 yılından beri blog yazıyorum.